İMAR BARIŞI NEDİR? NE DEĞİLDİR?

18 Mayıs 2018 tarih ve 30425 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7143 sayılı Yasanın geçici 16. maddesi (halk arasında anılan tabirle) İmar Barışını düzenlemektedir. Bu maddede Ülkemizin çok eski yıllardan bugüne birikmiş bir sorununa çözüm için önemli hükümler yer almıştır. Bu yasanın ana maksadı “ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınmasıdır.
Bu yasa, 31.12.2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için geçerlidir. Bu yasadan yararlanmak isteyenler en geç 31.10.2018 tarihine kadar başvurmak zorundadırlar. Kayıt bedeli olarak belirlenen ücreti de 31.12.2018 tarihine kadar ödemek gereklidir. Bu şartlar sağlandığı takdirde, hak sahibine Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Bu yasanın uygulamasında yapı sahibinin beyanı esastır. Yapı sahibi, başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususları Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ister internet ortamında e-Devlet üzerinden, isterse de Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne bizzat dilekçeyle beyan etmek suretiyle kendisini Yapı Kayıt Sistemine kaydettirir. İnternetten başvuru daha kolay ve daha hızlı sonuç vermektedir.
Üçüncü kişilere ait özel mülkiyete konu taşınmazlarda bulunan yapılar ile Hazineye ait sosyal donatı için tahsisli araziler üzerinde bulunan yapılar imar barışından yararlandırılmaz.

İmar Barışı, Boğaziçi sahil şeridi ve öngörünüm bölgesi ile İstanbul tarihi yarımada içindeki alanlarda ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı Kurulması Hakkında Kanunun 2. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde belirlenmiş Tarihi Alanda uygulanmaz.
Yapı Kayıt Belgesi, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerlidir. Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır. Yapının depreme dayanıklılığı hususu malikin sorumluluğundadır.
Geçici 16. maddenin uygulamasına ilişkin olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Yapı Kayıt Belgelerinin Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Tebliği çıkartılmış ve Resmi Gazetenin 06.06.2018 tarihli ve 30443 sayılı nüshasında yayımlanmıştır.
İmar Barışı için başvurular 8 Haziran 2018 tarihinden itibaren başlamıştır. İmar Barışından yararlanmak için bu tarihten itibaren yoğun müracaatlar bulunmaktadır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığında çalışan bir kamu görevlisi olduğumuz için şahsımıza bulunduğumuz ya da gittiğimiz mekanlarda hasbelhader karşılaştığımız eş-dost, hemşehri ve arkadaşlar tarafından İmar Barışı hakkında yoğun sorular sorulmaktadır. Bu soruların büyük kısmı, “alınan belgenin tapu yerine geçip geçmeyeceği, yarım kalmış yapıları kapsayıp kapsamadığı, hazineye ait arsa üzerinde yapı yapanlardan hangi değer üzerinden bedel isteneceği, arsa değerinin mi, bina değerinin mi esas alınacağı, geçici 16. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen hususun uygulamasının nasıl olacağı, hissedarların tamamının muvafakatinin gerekip gerekmediği, hissedarların birine ulaşılamaması durumunda nasıl yol izleneceği, iskan ve kat mülkiyetinin bireysel (daire başına) verilip verilmeyeceği, İmar Barışının su havzalarında ve mutlak koruma alanlarında yapılan binaları kapsayıp kapsamadığı, yatırılması gereken paranın hesaplanma şekli ve benzeri konuları” kapsamaktadır.
Bu soruların cevapları bağlamında şunları ifade edebiliriz:

1- Yapı Kayıt Belgesi tapu yerine geçmez. Hazine üzerine yapı yapıp da İmar Barışından yararlanan kişi tapu yönünden müktesep hak elde etmez.

2- Yapı Kayıt Belgesi imar yönünden de bir kazanılmış hak manasına gelmez. Yapı Kayıt Belgesi alan kişiler İmar Kanununun mevcut halindeki hükümlere aynen tabidirler. Bu belgeyi aldıktan sonra yeni bir yapı inşa etmek isteyenler mer’i İmar Kanununda kendilerinin arsaları için belirlenmiş hangi hüküm varsa, ona tabi olarak işlem gerçekleştirebilirler.

3- Yapının bulunduğu arsanın emlak vergi değeri ile yapının Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenen yaklaşık maliyet bedelinin toplamı üzerinden konutlarda % 3, ticari kullanımlarda % 5 oranında alınacak kayıt bedeli başvuru sahibi tarafından ödenmelidir.

4-Yarım kalmış yapılar da bu Kanuna tabidiler ve İmar Barışından yararlanabilirler. Ancak, mevcut İmar Kanuna göre kendilerine hangi hak tanınmış ise ona göre yapıya devam edebilirler.

5-Yapı Kayıt Belgesi verilen yapıların malikleri, bu belgenin bir örneğini belediye ve mücavir alan sınırları içinde ilgili belediyesine, bu sınırlar dışında İl Özel İdaresine vermek zorundadır.

6-Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılara, talep halinde ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su, elektrik ve doğalgaz bağlanabilir.

7-Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarla ilgili 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezaları iptal edilir.

8-Yapı Kayıt Belgesi alındıktan sonra yapı ruhsatı alıp da yapı kullanma izin belgesi almamış veya yapı ruhsatı bulunmayan yapılarda, yapı kullanma izin belgesi aranmaksızın kullanım maksadı değişiklikleri de dahil olmak üzere tapuda cins değişikliği ve kat mülkiyeti tesisi ettirebilir.

9-Kat mülkiyetine geçilmiş olması 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Ek 1. maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmez.

10-İnşaat halindeki yapılarda 31.12.2017 tarihi itibari ile bitmiş olan kısımlar için ilave inşaat alanı ihdas etmemek şartı ile Yapı Kayıt Belgesi verilir ve Yapı Kayıt Belgesi verilen kısımların eksik inşaat işleri tamamlanabilir.

11-Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarda ruhsat alınmaksızın yapılabilecek basit onarım ve tadilatlar yapılabilir.

12-Yapı Kayıt Belgesi verilen yapılarda işyeri açma ve çalışma ruhsatı yapı kullanma izin belgesi aranmaksızın verilir.

13-Yapı Kayıt Belgesi alınan yapıların Hazineye ait taşınmazlar üzerine inşa edilmiş olması halinde, bu taşınmazlardan özel kanunları kapsamında kalan ve bu özel kanunlara göre değerlendirilmesi gerekenler dışında kalanlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığına tahsis edilir. Tahsis işleminden sonra, Yapı Kayıt Belgesi sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerinin talepleri üzerine bu taşınmazlar Bakanlıkça rayiç bedel üzerinden doğrudan satılır. Rayiç bedel Bakanlıkça tespit edilir veya ettirilir.

14-Mutlak Koruma Alanları ile su havzalarındaki ruhsatsız yapılar İmar Barışından yararlanamaz. Çünkü özel kanuni hükümlerle korunan alanlar genel hükümlerle sağlanan İmar Barışından yararlandırılamaz.
İmar Barışının Ülkemiz ve Milletimiz için hayırlı ve uğurlu olmasını dilerim.
Not: Yukarıdaki açıklamalarımın bir kısmı Kanuni hüküm ya da tebliğde geçen hususlardır. Bir kısım açıklamalarım da şahsi görüşlerimden ibarettir. Bunlar Kurumsal bir açıklama yerine geçmez.

Ahmet SANDAL