GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE PAZARCIK’TAN YETİŞEN AVUKATLAR, MALİ MÜŞAVİRLER VE ARZUHALCİLER
Pazarcık Havadis Gazetesi’nde başlattığımız “Pazarcık’ta İz Bırakmış Şahsiyetler ve Manevi Değerlerimiz” yazı serisi büyük ilgi görüyor. Bu yazı dizisinde aileleri, sülaleleri, alimleri, hocaları, esnafları, belediye başkanlarını ve İlçemizde yaşamış ya da İlçemizden yetişmiş değerleri tanıtmaya ya da hatırlatmaya çalışıyoruz. Alimler, Hocalar, Başkanlar, Ressamlar, Şoförler, Terziler, Berberler, Lokantacılar, Kebapçılar, Pastaneciler, Fırıncılar derken bu hafta da avukatları, mali müşavirleri ve arzuhalcileri tanıtalım ve sizlere hatırlatalım dedik. Bu isimleri belirlerken Almanya’da ikamet eden Hemşehrimiz Hacı Göğremiş’den yine yardım aldım. İsimleri ve resimleri birlikte belirledik. Kendisine teşekkür ediyorum.
“Haydi hayırlısı” diyelim ve “GeçmiştenA Günümüze Pazarcık’tan Yetişmiş ya da Pazarcık’ta görev yapmış avukatlar, mali müşavirler ve arzuhalcilere yer verelim.
Pazarcık’tan yetişmiş ya da Pazarcık’ta Avukatlık mesleğini icra edenler başlığı altında benim aklıma en eskilerden yenilere doğru şu isimler gelmektedir (Dava Vekili ve Arzuhalciler de bu başlığa dahil edilmiştir):
Avukat Ferruh Bozbeyli (TBMM E. Başkanı), Avukat ve E. Milletvekili Mehmet Yılmazcan, Avukat Salman Erdoğan (Pazarcık İlçemizin 1980 yılında, MHP’den Belediye Başkanı), Avukat Adil Özdoğan, Avukat Aydemir Özok, Avukat Özdemir Özok (Türkiye Barolar Birliği E. Başkanı), Avukat Fikri Suna, Avukat İsmet Sarsu, Dava Vekili Şıh Mehmet Yılmazcan, Arzuhalci Necati Akınbingöl, Arcuhalci Ökkeş Çıngı, Arzuhalci Ökkeş Beyazıt (Kel Ökkeş), Arzuhalci Mahmut Beyazıt (Körükçü), Arzuhalci Faruk Cevher, Dava Vekili Raif Yalçıntürk, Dava Vekili Niyazi Zarifoğlu, Dava Vekili Osman Saip İzgi, Arzuhalci Mehmet Kert (Ziraat Bankası’ndan Emekli), Avukat Ali Torun, Avukat Coşkun Necmi Savaş, Avukat Mehmet Çomak, Avukat Emrullah Ufuk Bozdağ, Avukat Suat Gençal, Avukat Adil Güler, Avukat İbrahim Baban, Avukat Haydar İkizer, Avukat Ali Çağman, Avukat Ahmet Yılmazcan (Pazarcıklı 2 Avukat Ahmet Yılmazcan var), Avukat Fahriye Yılmazcan, Avukat Furkan Arık, Avukat Öznur Koçakgül, Avukat Adayı Fatoş Göğremiş, Avukat Adayı Aylin Kaya ve aklıma isimleri gelmeyen diğer avukat, arzuhalci ve dava vekilleri. Yaşayanlara Allah selamet versin, Ahirete irtihal edenlere Rabbim amelince rahmet eylesin.
Pazarcık’tan yetişmiş ya da Pazarcık’ta mali müşavirlik mesleğini icra edenler başlığı altında benim aklıma en eskilerden yenilere doğru şu isimler gelmektedir:
Mali Müşavir Şaban Şimşir (Kır Şaben),Mali Müsavir Ali CABADAK, Mali Müşavir Recep Aygördü, Mali Müşavir Selahattin Yeniay, Mali Müşavir Osman Çelebi, Mali Müşavir Galip Yeşilkaya, Mali Müşavir Hacı Mustafa Çelebi, Mali Müşavir Fatma Şıhyürek, Mali Müşavir Uğur Aygördü, Mali Müşavir Vakkas Çöplü, Mali Müşavir Tuncay Demiroğlu ve aklıma isimleri gelmeyen diğer mali müşavirler.
Memleketimizin bilinen eski avukatları arasında Avukat Adil Özdoğan ve Salman Erdoğan önemli yer tutar. Bizim yakın akrabamız olan Adil Özdoğan 4 yıl kadar önce vefat etmiştir. Allah rahmet eylesin. Salman Erdoğan Abimiz hâlen mesleğini icra etmektedir. Allah selamet versin.
İlçemizin gençleri, Lise öğrencileri işte bu meslek mensuplarını kendilerine örnek almalıdır. Derslerine çalışarak ve güzel bir hedef belirleyerek geleceğin hukukçuları ve mali müşavirleri olarak tüm Ülkemize hizmet etmelidirler.
Bu dilek ve temennimden sonra tüm genç hukukçu ve mali müşavir sesleniyorum: “Mesleğinizi ehliyet, yetkinlik, hakkaniyet ve doğruluk içerisinde yerine getireceğinize yürekten inanıyorum. Yolunuz ve bahtınız açık olsun.”
Madem avukatlardan, arzuhalcilerden ve mali müşavirlerden bahsettik, gelin, yazımızın bu noktasında “hukuk ve etik” üzerinde duralım:
Altını çizerek belirtiyorum ki; “hukuk ve etik birbirinin alternatifi de değildir, zıttı da değildir.” “Hukuk, etik denizde bir tas ya da bir sürahi su mesabesindedir.” Bu örnek, çok aşırı bir kıyaslama ve uç değerlendirme gibi görülebilir. Bu karşılaştırmayı ve bu misali vermenin nedeni, “etiğin, hukuktan kat be kat geniş bir çerçeveye sahip olduğunu” belirtmektir. Nasıl ki, akıl ve yürek, ruh ve beden bir insanda aynı anda bulunmak ve her ikisi de ayrı ayrı görevler icra etmek için varlarsa, etik ve hukuk da bir Ülkede, bir Toplumda ayrı ayrı bulunmak ve aynı anda işlev görmek için var olmalıdır. Hiç kimse ne etiği, ne de hukuku göz ardı edemez. Ederse ne olur? Felaket olur.
Bu tür görüş ve düşünceler bizi Hukuk Devleti ve Kanun Devleti farkına da götürür. Etik değerlere uygun davranmayan her yerde olsa olsa Kanun hakimiyeti vardır. Ancak, etik değerlere uygun davranan Ülkelerde Hukukun egemenliği mevcuttur.
Bir başka detaya daha dikkat çekmek istiyorum. Etik Değerlere dayalı Devletlerde adaleti gerçekleştirmek esastır. Ancak, Etik Değerleri değil de kanunları esas alan Devletlerde asıl maksat adalet değil, göstermelik eşitliktir. Ne var ki, herkese eşit olarak uygulamalar her zaman doğru bir uygulama değildir. “Mesela, herkesten eşit alınan vergiler Kanuna uygun olsa da etiğe uygun değildir. Buna misal olarak dolaylı vergiler gösterilebilir. Kanuna göre, bir ekmekteki vergi oranı o ekmeği satın alan zengin ve fakirden aynı oranda alınır. Bu durum Kanuna uygun olsa da etiğe uygun değildir. Kanun eşitliği esas alsa da etik adaleti esas alır.”
Hukukçuların bu tür detaylara yoğunlaşmasında fayda vardır.
Ve hukukçular “barika-i hakikat müsademe-i efkârdan doğar.” Yani, “gerçeğin parıltısı fikirlerin çarpışmasıyla ortaya çıkar” sözündeki hikmete odaklanmalıdır.
Esasında yalnız Hukukçular değil tüm insanlar bu detaylara odaklanmalıdır. Gelin, insanları çarpıştırmayalım, fikirleri çarpıştıralım. Bırakalım, fikirler karşı karşıya gelsin ve fikirler çarpışsın. Fikirleri çarpıştırmaktan korkmayalım. Ancak insanları birbirleriyle çarpıştırmaktan korkalım.
Başka bir önemli nokta da şudur: “İşleyen demir pas tutmaz. Düşünen ve fikir üreten beyin de pas tutmaz ve her zaman genç ve zinde kalır. Nasıl ki, spor yapan, koşan, jimnastik yapan vücut sağlıklı ve genç kalırsa, fikir jimnastiği yapan ve düşünce egzersizinde bulunan beyin de genç ve sağlıklı kalır.”
Yazımın sonunda bu hususlara dikkat çektikten sonra şu nota da yer verelim.
Not: Gelecek hafta inşallah, Pazarcık’tan yetişmiş ya da Pazarcık’ta görev yapmış Doktorlar, Diş Doktorları ve Veterinerler tanıtılacaktır.
Ahmet SANDAL